- Twitter’ın Afrika ofisi internet sansürünü bitirmeyebilir
- PayPal’den Tor Projesi’ne mali sansür
- Twitter’da trending konular Türkiye’de %47, dünyada %20 oranında sahte
- WhatsApp davası Hindistan’da internet özgürlüğü için anahtar önemde
- ABD’den Hong Kong’a sansürü aşmak için 30 milyon dolar
- Avrupa’dan ABD’ye: Veri transferi anlaşması için yeni mevzuat geçirin
ABD Hong Kong’a Çin sansürünü aşması için fon vermeyi planlıyor
30 Mayıs’ta yayınlanan bir habere göre ABD Senatosunda; Hong Konglu kullanıcıların, “Çin İnternet Seddi” adı verilen Çin’in internet sansür sistemini aşması için 30 milyon dolarlık bir paket ayrılmasına yönelik bir yasa tasarısı tartışılıyor.
Çin’in internet sansürü kapsamında Kıta Çin’inde Google ve Facebook gibi platformlara erişim engelleniyor. Geçen sene kabul edilen Ulusal Güvenlik Yasası çerçevesinde bölgedeki internet düzenleme politikaları da Kıta Çin’indeki uygulamalara dönüşecek.
ABD inovasyon ve Rekabet Kanunu adlı yasa tasarısı kapsamında ayrılan fon gelecek mali yıldan başlayarak Hong Konglu kullanıcılara açık, karşılıklı işletilebilir, güvenilir ve güvenli internet için teknoloji ve program geliştirilmesine ayrılacak.
https://wccftech.com/u-s-bill-allocates-30-million-to-help-hong-kong-bypass-chinas-great-firewall-internet-restrictions/
Twitter’ın Afrika ofisi internet sansürünü bitirmeyebilir
Foreign Policy dergisinde 3 Haziran’da yayınlanan bir analize göre Büyük Teknoloji şirketlerinin Afrika’ya olan ilgisi kıtada ifade özgürlüğüne yönelik kısıtlamaları ve internet sansürünü sınırlamaya yetmeyebilir.
Geçtiğimiz Nisan ayında Twitter’ın Gana’nın başkenti Accra’da Afrika merkez ofisi açacağını duyurduğunun hatırlatıldığı yazıda, Twitter’ın kıtadaki varlığının genellikle otoriter rejimlerde yaşayan kullanıcıların günlük hayatlarında büyük bir fark yaratmayacağı öne sürüldü.
Analizde Afrika’nın yabancı yatırımcılara sunduğu büyük pazar ve ekonomik fırsatlar göz önünde bulundurulduğunda Twitter gibi şirketlerin yatırımlarını korumak amacıyla bölgedeki hükümetlerin istekleriyle uyumlu çalışacağı yorumu yapıldı.
https://foreignpolicy.com/2021/06/03/twitter-ghana-africa-wont-end-internet-censorship/
PayPal’den Tor Projesi’ne mali sansür
Dijital haklar örgütü Electronic Frontier Foundation’ın (EFF) haberine göre PayPal, Tor Projesini destekleyen internet özgürlüğü savunucusu Larry Brandt’in 20 yıllık hesabını kapattı.
Brandt PayPal sistemini, Tor düğümlerini (
node’larını) çalıştıran sunucularını desteklemek için kullanıyordu. Düğümler, trafiği yeniden yönlendirerek mahremiyeti koruyor ve ülke düzeyinde sansürden kaçınmayı mümkün kılıyor.
EFF’e göre Brandt’in PayPal hesabının kapatılması finansal sansür olarak niteleniyor.
Kuruluşa konuşan Brandt, Mart ayında hesap bilgisi sayfasında kalıcı olarak sistemden yasaklandığını belirten bir görsel sayesinde fark ettiğini ve kendisine bu konuda PayPal’den hiçbir bildirim yapılmadığını söyledi.
https://www.eff.org/deeplinks/2021/06/paypal-shuts-down-long-time-tor-supporter-no-recourse
WhatsApp davası Hindistan’da internet özgürlüğü için anahtar olabilir
Bloomberg’de yayınlanan bir analize göre WhatsApp’in Hindistan hükümetine açtığı 224-sayfalık dilekçeden oluşan ve şifreli mesajların izlenebilirliği ile ilgili dava, ülkede internet özgürlüğünün kaderinde belirleyici olacak.
WhatsApp, 26 Mayıs tarihinde Hindistan’da adli takip için internet mesajlarının içeriklerinin erişilebilir olmasını zorunlu kılan düzenleme nedeniyle hükümete dava açtı. Hindistan Başbakanı Narendra Modi Şubat ayında kabul edilen yasanın sosyal medya platformlarında yanlış haberi engelleyeceğinin söylemişti. Yasa çerçevesinde WhatsApp’in mesaj içeriklerini geriye dönük olarak ilk çıktığı kişiye kadar izlemesi zorunlu hale geliyor.
Facebook’un sahip olduğu WhatsApp’a göre bir mesajın ilk çıktığı kişiye kadar izlenmesinin yasal bir temeli bulunmuyor. Hükümet yasanın mesajların içeriğini kapsamamadığını belirtse de, WhatsApp mesajları gönderenlerin takip edilmesinin uygulamada uçtan uca şifrelemeye son verilmesini gerektireceğini söylüyor.
Hindistan’daki yasa kapsamında bütün büyük sosyal medya şirketlerinin ülkede 7/24 ulaşılabilir olan bir uyumluluk temsilcisi ataması gerekiyor.
Bloomberg’ün yorumuna göre mesajların izlenebilirliği ile ilgili söz konusu davanın sonucu, Hindistan’ın Çin benzeri bir “firewall” ile Batılı özgür internet modeli arasında bir yerde konumlanacağı noktayı belirleyecek.
https://www.businesslive.co.za/bd/opinion/2021-05-31-whatsapp-lawsuit-pivotal-to-future-of-indian-internet-freedom/
Dev sosyal medya şirketleri aykırı sesleri sansürlüyor
1 Haziran’da ABD’li sosyalist eğilimli Jacobin dergisinde; son haftalarda Instagram ve Facebook’un Hindistan’da COVID-19 ile ilgili paylaşımlar ile Filistin ve Kolombiya’daki protestolarla ilgili paylaşımların hiçbir açıklama olmadan sansürlenmesiyle ilgili bir görüş yazısı yayınlandı.2
Yazıda, 6 ve 7 Mayıs tarihinde Hindistan’da kullanıcıların COVID-19 ile ilgili eleştirel paylaşımlarının Instagram üzerinden silindiği hatırlatıldı. Instagram’ın 7 Mayıs’ta paylaşımların kaldırılmasının teknik bir sebepten kaynaklandığını ve “belli bir konu ile ilgili olmadığını” açıklamasına rağmen, ifade özgürlüğü kuruluşu Article19’un bulgularına göre Filistin ve Kolombiya’da yaşanan çatışmalar ile ABD ve Kanada’da kaybedilmiş ve katledilmiş yerli kadınlara dair paylaşımlar da platformlarca baskılanıyor.
Instagram 8 Mayıs’ta yaptığı açıklamada; Kolombiya, Doğu Kudüs ve yerli halklarından özür dileyerek, paylaşımların teknik nedenlerle kaldırıldığını belirterek bu konularda bilinçli bir baskı uygulanmadığını söyledi. Ancak şirket Hindistan’daki paylaşımlar konusunda bir yorum yapmadı.
Uzmanlara göre sansürün nedeni sadece otomasyon araçlarındaki aksaklıklardan kaynaklanmıyor. Platformların gerçekleştirdiği içerik moderasyonundaki opaklık, hesap verebilirlik ile ilgili sorunlar yaratıyor.
Article19’un bulgularına göre siyasi söylemler ve muhalif düşüncelere uygulanan içerik kaldırma uygulamaları orantısız bir sıklık gösteriyor.
İnternet özgürlükleri alanında çalışan Internet Freedom Foundation (IFF) Direktörü Apar Gupta “Kullanıcılar sansür vakalarını belgelemiş olmasına karşın Instagram Hindistan’da olup biteni kabul etmedi” açıklamasında bulundu.
Uzun süredir sivil savaş yaşanan Kolombiya’da ise sosyal medya, gazeteciler ve insan hakları savunucuları için hayati önem taşıyor. Kolombiyalı fotomuhabir Jesus Abad Colorado geçtiğimiz günlerde Batı Kolombiya’da bir silahlı çatışmaya ait fotoğraf paylaştıktan sonra Twitter hesabının askıya alındığını söyledi.
İsrail’in Hayfa kentinde yer alan dijital ifade özgürlüğü kuruluşu 7amleh ise, bölgede tırmanan gerginlik ve çatışmalar sonrasında Instagram’da 100’den fazla paylaşımın sansürlendiğine dair bildirim aldıklarını söyledi. 7amleh’den Alison Carmel Ramer, mesajların çoğunun Instagram topluluk kurallarını ihlal etmediğini belirtti.
https://rsf.org/en/news/radio-television-hong-kong-rthk-patrick-li-director-broadcasting-or-political-commissar
Google, Android cihazlarda kullanıcıların bulamaması için lokasyon ayarlarını sakladı
ABD’de gerçekleşen bir dava tutanaklarına göre Google, Android telefonlarda lokasyon ayarlarını bu seçeneğin kapanmasını engellemek üzere sakladı.
Arizona Başsavcısı Mark Brnovich’in geçen yıl Google’a açtığı “tüketiciyi aldatma” konulu bir davanın duruşmalarına ait olan tutanaklara göre Google, telefon operatör ve üreticilerini lokasyon ayarlarını daha zor bulunacak şekilde saklamaya ikna etmeye çalıştı.
https://www.cnet.com/news/google-buried-location-settings-so-people-wouldnt-disable-them-court-docs-claim/
EPFL: Twitter’da trending konularda manipülasyon Türkiye’de %47, dünyada %20
İsviçre merkezli bilim ve teknoloji üniversitesi École Polytechnique Fédérale de Lausanne’in (EPFL) yeni yaptığı bir araştırmaya göre Türkiye Twitter gündeminde trending olan konuların neredeyse yarısı sahte.
Araştırma, şimdiye kadar eşi benzeri görülmemiş ölçekte manipülasyon gerçekleştiğini ortaya koydu. Bu araştırma aynı zamanda Twitter’ın trendler algoritmasındaki bir zaaf nedeniyle birçok trend’in yalnızca botlar tarafından oluşturulduğunu ortaya koydu.
https://actu.epfl.ch/news/mass-scale-manipulation-of-twitter-trends-discov-2/
Avrupa’dan ABD’ye: Veri transferi anlaşması için yeni mevzuat geçirin
Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Vera Jourova, Washington ve Brüksel’in ulusal güvenlik kurumları arasında veri transferi anlaşması gerçekleşmesi için ABD’nin yeni mevzuat oluşturması gerektiğini gerektiğini söyledi.
1 Haziran günü Politico tarafından düzenlenen Artificial Intelligence (AI) zirvesinde konuşan Jourova; ABD’nin, Avrupa Birliği vatandaşlarının federal yetkililer tarafından toplu veri toplanmasını ABD mahkemelerinde yargıya taşıyabilmesine olanak veren yasal mekanizmalar oluşturması gerektiğini belirtti.
https://www.politico.eu/article/europe-to-us-pass-new-laws-if-you-want-data-transfer-deal-privacy-regulation/
(BA)