Uzun zamandır sosyal ağlarla ilgili yasal düzenleme yapmak isteyen AKP iktidarının sosyal medyayı denetim altına almak amacıyla yeni bir çalışma yürüttüğü öğrenildi. Meclis kulislerinde TC Kimlik No ile sosyal medyaya giriş zorunluluğu ve hashtag’lere direkt müdahale seçenekleri konuşuluyor
Uzunca bir süredir sosyal ağlarla ilgili yasal düzenleme yapmak isteyen AKP iktidarının sosyal medyayı “kontrol altına” almak amacıyla yeni bir çalışma yürüttüğü öğrenildi. Bu kapsamda, herkesin gerçek kimliğiyle sosyal medya hesabı kullanması amaçlanırken, Twitter’da “yasaya aykırı” görülen hashtag’lere müdahale edilmesinin de önü açılmak isteniyor.
Öte yandan AKP’nin açıkladığı “Sosyal Medya Etik Kuralları”nın ardından Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı da bir “
Sosyal Medya Kullanım Kılavuzu” yayımladı. Kullanıcılara paylaşımların hukuki sonuçlar doğurduğu uyarısı yapılan kılavuzda, kriz dönemlerinde sosyal medya kullanılırken nelere dikkat edilmesi üzerinde duruldu.
İktidar partisi AKP, sosyal medyayı kontrol etme amacından vazgeçmiyor: Bunun ilk hamlesi, koronavirüs salgını sürecinde “işten çıkarmaları” yasaklamak için Nisan ayı başında hazırlanan yasa taslağının içerisine; YouTube, Twitter, Instagram ve Facebook gibi sosyal ağlarla ilgili düzenleme eklemek olmuştu.
Taslakla, günlük erişimi bir milyondan fazla olan sosyal ağ sağlayıcılarına, Türkiye’de temsilci bulundurma zorunluluğu getirilmek istenmişti. Temsilci belirlemeyen ve bunu Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na (BTK) bildirmeyen sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 95 oranına kadar daraltılabilmesi planlanmıştı. Ayrıca, Türkiye’deki kullanıcıların verilerini Türkiye’de barındırmayan ağlara 5 milyon TL’ye kadar idari para cezası verilmesi de öngörülmüştü. Ancak kamuoyundan gelen tepkiler üzerine, taslakta sosyal medya ile ilgili bölümler geri çekildi.
MHP’den teklif: Sosyal medyaya kimlik numarası ile giriş
1 Mayıs’ta ise MHP Kırıkkale Milletvekili
Halil Öztürk, sosyal medya platformlarındaki sahte hesapların engellemek iddiasıyla yasa teklifi verdi. Teklifte, AKP’nin taslağında yer alan sosyal ağlar düzenlemesinin benzeri yerini korurken, farklı olarak sosyal ağ sağlayıcılarının, verdikleri hizmeti kullanmak isteyen kullanıcılardan Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarasını talep etmek zorunda olması hükmü yer aldı. Teklife göre, sosyal ağ sağlayıcıları, Türkiye’ye verdikleri hizmetlerde, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarasıyla eşleştirilmeyen hiçbir hesabı bulunduramayacak, sahte hesap kullandıramayacak. Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte, geçerli Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarasıyla eşleşmeyen tüm hesaplar kapatılacak. Yani, sosyal medya kullanıcıları, bir hesap oluştururken TC Kimlik Numarası ile giriş yapmak zorunda olacak.
AKP yasa teklifi hazırlıyor
Ancak Meclis kulislerinde AKP’nin sosyal medya ile ilgili yasal düzenlemeden vazgeçmediği konuşuluyor. Güvenilir kaynaklardan edinilen bilgilere göre AKP, sosyal ağlar ile ilgili düzenleme çalışmasını yeniden gündemine aldı. Özellikle sosyal medyada faaliyet gösteren sahte hesapların önüne geçilmesi amacıyla çalışma yürütüldüğü öğrenildi. Bu kapsamda seçeneklerden birinin, TC Kimlik Numarası ile sosyal medya hesabının oluşturulması oldu. İktidar, çalışmayla Twitter gündemine dahi doğrudan müdahale etmeyi planlıyor. Bu noktada iktidarın kanuna aykırı gördüğü hashtag’leri kaldırmak istediği öğrenildi. Kaynaklar, buna ilişkin olarak Mısır’da Cumhurbaşkanı Mursi’nin, general Abdülfettah es-Sisi tarafından askeri darbe ile devrilmeden önce Twitter’da orduyu göreve çağıran hashtag’ler açıldığına dikkat çekti. Çalışmanın yeni yasama döneminde Meclis’e geleceği belirtiliyor.
AKP sosyal medyada denetim peşinde
Öte yandan Cumhurbaşkanlığı ve AKP, sosyal medya ile ilgili yayımladığı “ilkeler” ile şimdiden bu alanda kendi kurallarını açıkladı. Böylece toplum psikolojisi de sosyal medya yasaklarıyla ilgili şimdiden hazırlanıyor. AKP Genel Başkan Yardımcısı, Tanıtım ve Medya Başkanı
Mahir Ünal, parti olarak hazırladıkları “Sosyal Medya Etik Kuralları”nı 1 Mayıs’ta kamuoyu ile paylaştı. Açıklamasında sosyal medyanın hayata getirdiği kolaylıkların, bilgiye ulaşmakta sağladığı hız ve avantajların önemli olduğunu, bu mecranın daha kuralsız ve genel toplumsal kabullerin dışında bir hareket alanı olarak görülmesinin de önemli bir etik sorun haline geldiğini savunan Ünal, “Bu kuralların her birine her bir teşkilat mensubumuz sonuna kadar riayet edecektir. Diğer siyasi partilerden de aynı hassasiyeti beklemekteyiz” vurgusu yaptı.
AKP’nin 12 sosyal medya etiği kuralı
Bu kapsamda açıklanan etik kurallar, şöyle sıralandı:
- Saygılı, hakaret ve nefret söylemi barındırmayan bir dil ve üslup kullanılması
- Diğer kullanıcıların özgürlük alanlarını kısıtlayacak, saldırgan tutumlar içeren paylaşımlardan kaçınılması
- Kullanıcıların kişilik ve görüşlerine saygılı olunması
- İnsan onurunun temelinde yatan özel yaşamın gizliliği hakkının ihlal edilmemesi
- Sözlü şiddet ve tehdit içerikli paylaşımlarda bulunulmaması
- İfşa, taciz ve siber zorbalık oluşturan eylemlerin yapılmaması
- Şeffaf olunması, sosyal medya mecralarında, anonim hesaplar kullanmayarak açık kimlikle, gerekli hukuki sorumluluğu üstlenerek ve gerçek kişiler olarak bulunulması
- Sahte isimler üzerinden paylaşımlarda bulunan hesaplara itibar edilmemesi, bu hesapların görünürlüğünün artırılmaması
- Kimi hassas dönemlerde toplumda infial yaratacak, genel bir korku ve endişe iklimi oluşturacak paylaşımlardan kaçınılması, paylaşımlarda sağduyunun korunması
- Teyide muhtaç bilgilerin gerçekliğinden emin olunmadan paylaşılmaması, bilgilerin doğruluğu için meselenin muhataplarının, resmi kurum ve kuruluşların açıklamalarının takip edilmesi, manipülasyon ve yalana prim verilmemesi
- Alıntı yapılıyorsa, bilginin alıntılandığı kaynağın referans gösterilmesi
- Toplumsal ahlaka aykırı içerik oluşturulmaması ve bu tarz içeriklerin yayılmaması.
Açıklamanın sonunda, “üzerinde durulan bu maddelerin, toplumların genel ahlak kurallarının özgürlük adı altında çiğnenmesinin önüne geçilebilmesi adına hazırlandığı” ifade edilirken, sosyal medya kullanımında etik kuralların belirlenecek ve benimsenecek olmasının, mevcut sorunların ortadan kalkmasını, akabinde de yeni sorunların önüne geçilmesini sağlayacağı belirtildi.
İletişim Başkanlığı’ndan da Sosyal Medya Kılavuzu
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı
Fahrettin Altun da hazırladıkları “Sosyal Medya Kullanım Kılavuzu”nu dün açıkladı. 138 sayfalık kılavuzda, sosyal medyada dikkat edilmesi gereken konular üzerinde durulurken, bu alandaki “ırkçılık, nefret ve öteki” söylemine dikkat çekildi. Kılavuzda, “Kriz ortamında sosyal medya kullanımı ve dezenformasyonla mücadele”, “sosyal medya ve algı yönetimi”, “sosyal medya bağımlılığı” ve “sosyal medya hukuku” bölümleri de yer aldı.
“Kriz Ortamında Sosyal Medyanın Kullanımı ve Dezenformasyonla Mücadele” başlıklı bölümde, kullanıcılara şu uyarılarda bulunuldu;
*Kriz durumlarında sosyal medya kullanımı çok önemlidir.
*Herhangi bir terör eylemi, doğal afet, toplumsal olay gibi durumlarda kullanıcıların dezenformasyona karşı bilinçli olması mühimdir.
*Kriz durumlarıyla ilgili kurumların sosyal medya hesaplarının aktif ve etkin bir şekilde kullanılması gerekirken; vatandaşların da sadece devletin resmi kurum ve kuruluşlarına, yetkililere itibar etmesi konusunda bilinçlendirilmesi önem taşımaktadır.
*Özellikle kriz dönemlerinde sosyal medya bilgi kirliliği giderek artmaktadır. Bu tip dönemlerde provokasyon gerçekleştirmek isteyen sosyal medya teröristleri sanal ortamı oldukça etkin kullanmaktadır.
*Sosyal medyada montajlanmış görseller ve belgeler ortaya çıkmakta, kullanıcıların yanlış bilgilendirilmesi amaçlanmaktadır.
*Sanal söylentiler, dedikodular, ses kayıtları gelişigüzel bir şekilde paylaşılmaktadır.
*Özellikle sosyal medyada bu tip dönemlerde acil kriz planı oluşturulmalı, bilgi akışına dikkat edilmelidir.
*Sosyal medyada elde edilen bilgiler, resmi kurum ve kuruluşların kaynaklarından teyit edilmelidir.
*Sahte ve teyit edilmemiş bilgilerle, yalan haberlerle mücadele için öncelikle kişisel bilincin oluşması ve bu haberlerin teyit edilmeden paylaşılmaması son derece önemlidir. Bir haberin önemi ve etki payı öncelikle düşünülmeli ve buna göre gözden geçirilmelidir.
*Sosyal paylaşım ağlarının yapay zeka tabanlı haber doğrulama sistemlerini geliştirmesi de dezenformasyonla mücadele konusunda önemlidir.
‘Hukuk önünde sorumlu olursunuz’
“Sosyal medya hukuku” başlıklı bölümde, kullanıcıların sosyal medyada yazdıkları, çizdikleri ve paylaştıklarından sorumlu olduklarına işaret edilirken, “Yazılan mesajlar ya da yüklenen içerikler kişilik haklarını ihlal ediyorsa erişimin engellenmesi talebinde bulunulabilmektedirler.” denildi. Sosyal medyada bir içerik beğenilip, takipçilerle paylaşılmadan önce dikkatli olunması gerektiği belirtilen kılavuzda, “Suç içeren bir içeriğin paylaşılmasına katkıda bulunulduysa hukuk önünde sorumluluk doğacaktır” ifadesi kullanıldı. Hakaretin Türk Ceza Yasası’nda suç olarak tanımlandığı, buna karşı suç duyurusunda bulunulabileceği anımsatılan kılavuzda, sosyal ağların merkezinin ABD’de olduğu, bu şirketlerin IP üzerinden kimlik tespiti taleplerine olumlu yanıt vermediğinden yakınıldı.
Kılavuzda, çocuk ve gençlere “Gerçek olun” önerisi yapılırken, zorbaları engellemeleri istendi.
Sosyal medya bağımlılığının anlatıldığı kılavuzda, Türkiyeli kullanıcıların günde ortalama 2 saat 51 dakikayı sosyal medyada geçirdiği ifade edildi. Kılavuzda, sosyal medyadaki olumsuz algı yönetimlerine karşı dikkatli olunması uyarısı da yapıldı.