Ürettikleri içerikler karşılığında kullanıcılarına ödeme yapan sosyal medya platformları arasına yeni adıyla X, eski adıyla Twitter da katıldı. Kullanıcılar, içerik karşılığı ödeme modelini olumlu karşılasa da uzmanlar bunun yanlış bilgiyi artıracağını söylüyor.
SAKİNE ORMAN
Yeni adıyla X, eski adıyla Twitter, elde ettiği reklam gelirlerini Temmuz ayı itibarıyla kullanıcılarla paylaşmaya başladı.
Ancak bu geliri elde etmenin bazı ön koşulları var. Buna göre yalnızca Twitter’ın onaylı hesap hizmeti Blue’ya abone olan, en az 500 takipçisi bulunan ve son üç ay içerisinde 15 milyon kümülatif tweet gösterimi alan kullanıcılar Twitter’dan dönemsel olarak ödeme alabilecek.
Ürettikleri içerikler karşılığında kullanıcılarına ödeme yapan tek platform Twitter değil. YouTube, TikTok, Twitch, Snapchat, Facebook ve Medium gibi platformlar da bu yolu izleyen popüler uygulamalar arasında.
Kullanıcılar bu ödeme modellerini olumlu karşılasa da uzmanlar bunun kasıtlı veya kasıtsız olarak yanlış bilgiyi artıracağını, yaratılacak dezenformasyonun kitleleri etkileyebileceğini söylüyor.
“Ekonomik kazanç destekli bir dezenformasyon kuluçkası”
Platformların nitelikten çok nicel ölçütler üzerinden bir gelir paylaşım modeli benimsediğini söyleyen Doğruluk Payı Şef Editörü Koray Kaplıca, “İçinde bulunduğumuz enformasyon ekosisteminin etkileşim motivasyonunu temel alan bir mekanizma üzerinden şekillenmesi bizi dezenformasyon/mezenformasyon/malenformasyon problemine götürüyor.” dedi.
Kaplıca, bu meselenin bir kısır döngü olduğu görüşünde:
“YouTube, dezenformasyon içeren videoları yayımlayan hesaplara izin veriyor çünkü ilgiyi kendi platformunda tutuyor. Çok izlenmenin formülünü bulan hesaplar da daha skandal ve yanlış yönlendiren içerikler yayımlıyor ve bu döngünün payandası, YouTube’un cömert gelir paylaşımı modeli oluyor. Sonuç, aslında herkesin kolaylıkla başvuracağı bir ürün: Ekonomik kazanç destekli bir dezenformasyon kuluçkası.”
Twitter’ın da diğer sosyal medya platformları gibi etkileşimi teşvik eden bir yapıda olduğunu söyleyen Kaplıca, genel yapısı çabuk tüketilebilen içerikler olduğu için platformun dezenformasyon/mezenformasyona oldukça açık olduğunun altını çizdi:
“Reklam geliri paylaşımının bu denkleme girmesi ise bu sorunu daha da ağır hale getirme potansiyeline sahip. Etkileşim teşvik eden ve buna finansal bir boyut da ekleyen bir platformda içerik kalitesi ve doğruluğu açısından kısa vadede sorunlar doğacaktır. Yanlış bilgi barındıran gönderiler ile çekici ve duygulara seslenen içerikler, doğru bilgiden çok daha hızlı yayılabiliyor. Geniş kitlelere ulaşabilen içerik üreticilerinin, gelirlerini artırmak için bu yollara başvurması platformdaki yanlış bilgi sorununu artıracaktır.”
“Aboneler daha çok para kazanmak için yanlış bilgi yayabilir”
Teyit.org Kurucu Ortağı Gülin Çavuş da Kaplıca’ya paralel ifadeler kullandı.
Kullanıcıların, yani içerik üreticilerin Twitter gibi bir platformda çerçevesi çizilmemiş ve aboneliğe bağlı bir sistemle teşvik edilmesinin, bilgi atmosferinin kirletilmesine kapı araladığını belirten Çavuş, şöyle devam etti:
“Yapılan araştırmalar, insanların sosyal medya platformlarında daha sansasyonel ve duygulara daha fazla hitap eden abartılı bilgiler ile haberleri daha çok paylaşma eğiliminde olduğunu kanıtlıyor. Yanlış bilgi de şüphesiz bu özelliklere sahip. Yani daha çok para kazanmak isteyecek bir abone daha tartışmalı, yanlış bilgi yayan ve/veya nefret söylemini körükleyen içerikler paylaşma eğiliminde olabilir.”
Platformların yapılarının, özellikle de gelir kazanma metotlarının belirli etik değerlere göre kurgulanması gerektiğini söyleyen Çavuş, “Ancak özellikle de Twitter için bunu söylemek pek mümkün değil. Elon Musk’ın yanlış bilgi konusuna yaklaşımı önceki yönetimden daha endişe verici. Bunu önleyebilecek herhangi bir sistemleri yok. Dezenformasyonla mücadele ‘Topluluk Notları’ yapısına sıkıştırılmış durumda ve araştırmalar bu uygulamanın pek de işe yaramadığını gösteriyor.” dedi.
“Kullanıcıları asılsız bilgiyi daha çok yaymaya itebilir”
Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim üyesi ve Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Akademi Direktörü Orhan Şener, platformların, ürettikleri içerikler karşılığında kullanıcılarına ödeme yapmasının iyi bir gelişme olduğunu, zira bu kadar büyük bir reklam gelirinden kullanıcıya hiçbir şey verilmemesinin adil olmadığını söyledi.
Ancak Şener, etkileşim ve dolayısıyla daha fazla ödeme almak için kullanıcıların sansasyonel içeriklere meyledebileceğini de belirtti:
“Twitter’da öne çıkan metrikler, erişim ve etkileşim sayılarıdır. Özellikle etkileşime, en fazla da yorumlara ağırlık veriliyor. Bir metriği fazla öne çıkardığınızda metrik olmaktan çıkıp yanlış hedefe dönüşebiliyor. Kullanıcılar, daha çok yorum almak için sansasyonel, agresif şeyler paylaşmaya meyledebiliyor. Sağlam bilgiye dayalı, rasyonel bilgi genelde bu kadar sansasyonel olmuyor.
“Teşvik edilen erişim ve etkileşim metrikleri kullanıcıları asılsız bilgiyi de daha çok yaymaya, doğru yanlış çok umursamadan en dikkat çekici, insanları tetikleyen içerikleri paylaşmaya itebilir.”
Ancak Şener, asılsız bilgi sorununun sadece platformlara ya da platformların içerik üreticilerine doğrudan ödeme yapmasına bağlanamayacağının altını çizdi:
“Mesela, Substack ve Medium da gelir paylaşımı yapıyor ancak bunlar asılsız bilgi ile eşleştirdiğimiz mecralar değil. Buradaki fark, bu ikisinin aboneliklerden para alması ama Twitter/X ve TikTok ve benzerlerinin, içerik üreticilere reklam gelirinden erişim ve etkileşime göre ödeme yapması. Geniş kitlelere erişim ve onları tetiklemeye odaklı teşvikler, içerik kalitesini düşürüp asılsız bilgiyi de arttırabilir.”